7 Ağustos 2022 Pazar

son birkaç ay üzerine

  Son birkaç aydır işte şimdi oldu diyordum... sonunda yıllarca beklediğim aşkı yaşadım sandım fakat yanılmışım... Bittikten tam 24 saat sonra yazıyorum bu yazıyı... fakat üzgün değilim nedenini beni dinleyince anlayacaksınız.

  İnternet üzerinden bir İtalyan ile konuşmaya başladım. Birbirimizi aslında bir yılı aşkın bir süredir tanıyorduk ama bir şeylerin resmiyete dökülmesi son 7 ay içinde gerçekleşti. O'ndan Contini kod adıyla bahsedeceğim... 

  Başlarda düzgün giden konuşmalarımız birkaç ay içinde onun yeni bir işe girmesiyle iyice kopmaya başlamıştı. Gündüz veya gece yalnızca bir kez mesajlaşabiliyor, birbirimizi yeterince tanıyamıyorduk. Bu da beni rahatsız etmeye başlamıştı. Ona ''biz bir uzak mesafe ilişkisi yaşıyoruz mesajlaşmak bizim için zorunluluk'' dediğimde ona yönelik bir eleştiri yönelttiğim için bana sert bir cevapla ''ben sana vakit ayırıyorum fakat sen bunu takdir etmiyorsun'' diyerek karşılık verdi. Oysa benim takdir etmediğim şey neydi? Normal her insan gibi birine romantik hisler besleyip gün içinde yaptıklarımı paylaşmak mıydı? Bana sert çıkışının üzerini kapattım. Kendisi ikinci bir şans yarattı o gece. Ağustos ayında çalıştığı işinden ayrılacak ve böylece birbirimize daha fazla vakit ayırabilecektik. Hatta Türkiye'ye gelecekti ve benim üniversite eğitimimden sonra İtalya'da yüksek lisans yapabileceğim okulları sürekli bana ilerletiyordu.

  Gün geçtikçe içimde daha fazla umut varolmaya başlamıştı. Anneme hayatımda birinin olduğunu da tam bu zamanlarda söyledim. Arkadaşlarıma bu tartışmayı aktardığım zamanlarda biri ''bence bir şey değişmeyecek sanki ben böyleyim sen buna alış demeye çalışıyor!'' demişti. Ne kadar haklı bir yorum olduğunu sanırım görmek istememiştim. Aradan yine aylar geçti ve bugünlere geldik. Tarihler beş ağustosu gösterdiğinde bana tam yirmi dört saat boyunca tek bir mesaj bile atmadı... Benim günaydın mesajım orada bütün bir gün boyunca karşılık bekledi. Ertesi günün akşamı hiç bir şey olmamış gibi ''Here I am'' mesajını gönderdi. Bir süre sinirli olduğumu anlaması için mesaj göndermedim. Aradan dört veya beş saat geçtikten sonra ''Neredeydin?'' mesajımı gönderdim. Yirmi beş saniyelik bir sesli not göndererek ''Enerjim yoktu o yüzden yazmadım, hatta hiçkimseye yazmadım'' dediğini öğrendim. Sinir katsayım yükseliyordu. Sinirlendiğim şey yaptığı bu aptallıktan çok zaten başından kendisini belli eden birine gereğinden fazla çabaladığımdı! İlk tartışmamızda da kendisine 'meşgulüm, akşam yazacağım veya şu işle meşgulüm' diye mesaj yazmanın veya sesli mesaj göndermenin 2 saniyeden fazla sürmeyeceğini kendisine belirtmiştim. 

  Ben zaten asla konuştuğu kişiyle 7/24 kesintisiz mesajlaşmayı sevmeyen biriyim. Ama karşıdaki kişi beni önemseyen bir insansa ona nerede ve neden yok olduğumu mutlaka açıklardım... Asla yirmi dört saat boyunca onu habersiz bırakmazdım. 

  En sonunda tüm arkadaşlarıma da durumu anlattıktan sonra sesli mesajına yanıt vermedim... O da dün hiç bir şekilde bana mesaj atmadı... Sanırım bir hikayenin daha sonuna geldik fakat bu defa bittiği için üzgün değil aksine mutlu hissediyorum... Elveda Contini!

  berry

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder