8 Şubat 2017 Çarşamba

bir not: içkiyi ağzınla iç!

geçenlerde, sezen aksu yeni albümünü yayınladı ve hemen deli gibi dinledim tüm albümü. o kadar güzel, o kadar beni anlatan, anımsatan sözler vardı ki içinde albümü ne zaman dinledim de ne zaman bitti anlamadım. kuzenime de hemen dinlemesini önerdim tabii ki. o da bana yarın rakı masası kuralım hem içelim hem de dinleriz dedi ve ben ona albümden beğendiğim bir kaç şarkıyı dinlettim oracıkta. sonradan planlarımızı yaptık ve yattık.

sabah hemen kuzenimi aradım artık gel diye ve birden işte yok ben içemem, yok sen iç ben senin yanında dururum felsefesine bağladı. on sekiz yaşını doldurmuş ve üniversite öğrencisi bir bireysin ama hala bir kadeh rakıyı zor içiriyorum beyefendiye! sonradan işte ben anneme madem sen içmeyeceksin şarap aldırıyorum dedim. o da teyzeme söyle bana vişne suyu alsın onunla sana eşlik ederim diye bir espiri yaptı ama ben tabii ki aslışveriş listesine vişne suyu da yazmıştım..

sonradan geldi işte bir film açtık oturduk izliyoruz bir yandan da ben içiyorum o da vişne suyuyla karıştırıp içiyor. sebebi ise şarabın kendi tadını sevmemesiymiş oysaki roze şarapların tadı tatlı biliyorsunuz ki. herneyse şaraplarımız bitti bizde bir şey yok. ben hemen ''eveet sezen aksu dinleme zamanı da geldi.'' dediğimde aklımda sinsice bir plan da vardı... rakı almak. ona söylediğimde hemen okey verdi çünkü sezen öyle boş boş dinlenmez içeceksin ki bir işe yarasın. ama başıma da ne geldiyse sezen aksu dinlemeye başladıktan sonra geldi. Güneş'in bana yaptıklarını hatırlayıp içten atara geliyorum ve hoop fondip yapıyorum. üç kadeh içtim ve saat çok geç olmaya başladı tabii ki ben ayakta dahi duramıyorum kuzenim de duramıyo birbirimizin koluna giriyoruz ama hani ikimiz de bir o duvara bir bu duvara çarpa çarpa yürüyoruz. sonradan mutfağa gittik annem halimize bir baktı güldük eğlendik her şey güzel ve kuzenim gitti. ben de onun kalan son kadehini de içip yatağıma geçtim uyumak için.

normalde böyle deli gibi içtiğimde hep midem bulanırdı ve gider kusardım ama şanslıydım bu sefer öyle olmadı yatağa yattığım an hayvan gibi sızdım. ama ne sızmak... sabah hatırlıyorum bu olanları. yaqtağa kusmuşum. hem de iki kez. evet bu detayı hatırlıyorum ama kalkıp tuvalete gitmeyi düşünürken uyuya kalıyordum ve bir defa daha kusmuşum annem odama girdiğimde yatağım kusmuk içindeymiş ve ben orada yatmaya devam ediyormuşum. beni iki kişi tutup kaldırmaya çalışıyolarmış ama ben asla kalkmayıp direniyormuşum bırakın bu yatakta yatacağım ben! diye. beni tutup çekiyorlardı en son ben de ''BIRAKKK!!!'' diye bağırıyodum ama istemsiz ve ev inliyor. yere yatak hazırladı annem o yatağın berbatlığını görünce. annem de yatağı sileceğim iki saniye burada dur demis ve ben hoop yere düşmüşüm ve uyumuşum beni kaldırmışlar üstümü başımı değiştirmişler ve yatırmışlar. sabah böyle değişik bir hise uyandım neden burada yatıyorum diye arada flashbacklerle hatırladım. yatakta da bir hafta iğrenmekten yatamadım yıkamamıza rağmen..

neyse ben yine çok konuştum ama güzel haberler de getirdim. geçen sene gittiğimiz yere tekrar gidiyoruz bu sene erkenden rezervasyon yaptırdık ama şimdi de kuzenimle ya tatile gidene kadar ölürsek diye tripleniyoruz hayata karşı. kısacası sezen dinleyene kadar hiç bir şey yoktu beni rakı değil... sezen sarhoş etti o gün. ama bir not da aldım insan gibi iç diye bnir daha buna benzer bir şey yaşamak istemiyorum.. gerçi kuzenimle tatilde hayvanlarca kahvaltıdan sonra içmeye başlayıp, sabahlara kadar sürmesini planlıyoruz... off çabuk gelsin şu yaz da hmeern gideyim. yaz aylarına yakın size o tatil anılarını anlatacağım... anlatmadığımın farkındayım ama olsundu... anlatacağımdı..

-berry x

🌃   || twitter: @berrygunluk || PR & İletişim: berrygunluk@gmail.com ||

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder